Duygu Bay – Dünyaya geldiğimiz andan itibaren öğrendiğimiz belki de en sarsıcı şey, faniliktir. Başlayan her şey bitmek, doğan her şey ölmek zorundadır. Annenizin bedeninden ayrılırsınız, memeden kesilirsiniz, kuşunuz ölür, dedeniz ölür, annenizle babanız ayrılır, arkadaşınız başka bir şehre taşınır, okula başlarsınız ve rutininiz değişir, eviniz değişir, birine hisleriniz değişir… Dönüşüm kaçınılmaz ve sonsuz bir döngü olmasına rağmen insanın en büyük yanılgısı, bir şeylere sıkıca tutunmaktır. Bu bir madde olabileceği gibi, bir insan, toplumdaki pozisyonunuz, bir duygu olabilir. Bu, kişinin konfor alanı, en güvende hissettiği yerdir. Boğa burcu, tamamen bununla ilgilidir. Bankada her zaman parası olmalı ve hiç bitmemeli, etrafında güvendiği insanlar olmalı ve onlar hiç gitmemeli, fikirlerinden ve inandığı şeylerden hiçbir zaman şüphe etmemeli, konforunu bozacak maceralara iyice sağlaması yapılmadan atılmamalı… Boğa burcunun tam karşısında yer alan Akrep ise değişimin, dönüşümün, şüphenin burcudur. Boğa ne kadar “aman ağzımızın tadı kaçmasın” derse, Akrep o kadar didiklemeyi sever. Boğa, “benim” diyebileceği şeyleri olduğunda güvende hissederken Akrep kendisi ve etrafındaki her şeyi kontrol edebildiğinde güvende hisseder. Ancak her zaman kendisinden büyük bir güçle karşılaşır ve dönüşmek/dönüştürmek zorunda kalır.
Ay düğümlerinin Boğa-Akrep aksında olduğu 2022 yılında, her birimiz konfor alanımızdan çıkmaya zorlandık. Özellikle 30 Nisan’da Boğa burcunda gerçekleşen Güneş tutulması ve 16 Mayıs’ta gerçekleşen Ay tutulması sonrası sıkı sıkıya tutunduğumuz her şeyin tehlikede olduğunu gözlemledik. Değişen ekonomik koşullar toplumdaki sınıfımızı tehdit ederken Avrupa’da bir ülkenin işgal edilmesi üzerine toprağımızın ve tabii ki canımızın güvenliğini sorguladık. Kova burcundaki Satürn, yeni Dünya’nın yeni sorunlarının geleneksel yöntemlerle çözülemeyeceğini gösterdi. İş ve ilişki modellerinin değiştiğini ve bizim de paralel bir şekilde değişmemiz gerektiğini gördük.
Her şeyi gün yüzüne çıkardı
Öte yandan Akrep’teki Güney Ay Düğümü, bastırdığımız bütün arzularımızı, utandığımız ve bizi zayıf göstereceğini düşündüğümüz her şeyi gün yüzüne çıkardı. Şoke edici ve “anormal” seks haberleri duyduk, sapkınlık denebilecek türde fantezileri birebir deneyimledik, ilginç ölümlere, ani bitişlere ve hiç kırılmayacak dediğimiz döngülerin kırıldığına şahit olduk. Bilinçaltı ve bilinçdışı birbirine karıştı. Üst üste gelen retrolar daha önce halının altına süpürdüğümüz ne varsa önümüze serdi. Doğan her şeyin zamanı geldiğinde ölmesi ve başka bir şeye dönüşmesi gerektiğini görmeye zorlandık. Ölen bir kişinin bedeni nasıl doğaya karışmayı bekliyorsa, bastırılmış duygular arıtılmayı, öz arzular kendini gerçekleştirmeyi bekliyor. Zamanı geldiğinde seve seve veya zorla kendilerini gerçekleştirecekler ve siz, kendinizden kaçamayacağınıza bizzat şahit olacaksınız.
Ani dönüşümlere hazır olun
25 Ekim’de gerçekleşen Akrep burcunda Güneş tutulması ile birlikte dönüştürmeyi ertelediğimiz her şey tetiklendi. Özellikle sabit burçlardaki (Boğa, Aslan, Akrep, Kova) gezegenlerimiz ve evlerimizin konularında dönüşümler hızlandı. 8 Kasım 2022 Boğa burcunda ay tutulması haritasına baktığımızda, Ay-Uranüs-KAD kavuşumu ve karşısındaki Akrep burcunda Güneş-Merkür-Venüs-GAD kavuşumu diyor ki; hem iç hem dış benliğinizle ilgili, hayatta gitmeniz gereken yolla ilgili, hem ilişkilerinizle hem de düşünce ve kendini ifade ediş biçimlerinizle ilgili neleri çözmeyi reddettiyseniz onlarla ilgili ani dönüşümlere hazır olun. Şimdi kendinize şunu sorun: Çoktan bırakmanız gereken neye sıkıca tutunuyorsunuz?