Ara Güler, yaşamının çeşitli dönemlerinde “Onlar benim için yalnızca fotoğrafı çekilen kişiler değil, dünyamı kuran insanlardır” dediği edebiyatçılarla tanışmaya, portrelerini çekmeye, onlarla buluşup edebiyat sohbetleri yapmaya başlar. Zaman içinde bu insanların yalnız fotoğraflarını çekmekle kalmaz, aynı zamanda onlarla dost da olur. Sabahattin Eyüboğlu’nun Bronz Apartmanı’ndaki dairesinde, Fikret Adil’in evinde, Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun Narmanlı Han’daki atölyesinde, Yeditepe dergisinin Cağaloğlu’ndaki idarehanesinde, Samim Kocagöz’ün İzmir’deki evinde dostlarıyla bir araya gelerek bu buluşmaları ölümsüzleştirir. Yakaladığı bu özel anlarla Ara Güler, yıllar içinde edebiyatın ve edebiyatçıların kaydedicisi olur.
Ara Güler, gittiği ülkelerde de edebiyatçıların kapısını çalar ve onların portrelerini çeker; James Baldwin, Arthur Miller, Antonio Tabucchi, John Updike, Philip Roth, Alberto Manguel ve daha nicelerini “kurdukları dünyanın içinde” izleyiciye gösterir. Tennessee Williams’la, William Saroyan’la buluşur, onların gezilerine eşlik eder ve çektiği portrelerle geriye unutulmaz anılar bırakır.
Sergide Nâzım Hikmet’in bugüne dek sergilenmemiş portreleri, karanlık oda baskılar, Ara Güler’in edebiyatçı dostlarıyla yıllar içindeki mektuplaşmaları gibi pek çok belge ile onlardan gelen ve evinin duvarlarını süsleyen sanat eserleri de yer alıyor.
Sergideki eserler Fazıl Say’ın müziğiyle de zenginleşiyor. Sanatçının Nâzım Hikmet Oratoryosu ve Yaşar Kemal eserlerinin yanı sıra; Can Yücel ve Cemal Süreya’nın şiirlerini bestelediği eserlerden oluşan müzik seçkisi QR kodlar üzerinden sergideki ziyaretçilerle buluşturuluyor.
Türkiye’de kültür ve sanata önemli katkılar sağlayan Doğuş Grubu’nun, Ara Güler ile iş birliği sonucu hayata geçirdiği Ara Güler Müzesi’nin yeni sergisi “Bir Avuç Güzel İnsan” pazartesi günleri hariç Salı-Cumartesi 10:00-18:00, Pazar 12:00-18:00 saatlerinde Bomontiada’da ziyaret edilebilir.